TARİHİMİZ
Ünlü boksör ve güreşçi Kenan Bey de antrenmanlara gelerek güreş ve boks hareketleri göstermeye başladı. 1903 Mart'ında ise özel bir izinle Bereket Jimnastik Kulübü kuruldu. 1908'de Meşrutiyet'in ilanıyla sportif hareketler biraz daha serbestlik kazandı. 31 Mart 1909'daki siyasi olaylardan sonra Edirne'de bulunan Fuat Balkan ve Mazhar Kazancı, Hareket Ordusu ile İstanbul'a geldi. Siyasi olaylar yatıştıktan sonra iyi bir eskrim hocası olan Fuat Balkan ile başta güreş ve halter sporlarını yapan Mazhar Kazancı, Serencebey'de jimnastik yapan gençleri bularak birlikte spor yapma fikrini kabul ettirdi. Fuat Balkan, Ihlamur'daki evinin altındaki yeri kulüp merkezi yaptı ve Bereket Jimnastik Kulübü'nün adı Beşiktaş Osmanlı Jimnastik Kulübü olarak değiştirildi. Böylece jimnastik, güreş, boks, eskrim ve atletizmin ön planda tutulduğu güçlü bir spor kulübü meydana geldi. Fuat Bey'in arkadaşları Refik ve Şerafettin Bey'ler de iyi birer eskrimciydi.
Bu arada Beyoğlu Mutasarrıfı Muhittin Bey'in teşvikiyle Beşiktaş Osmanlı Jimnastik Kulübü 13 Ocak 1910 tarihinde tescil edilen ilk Türk spor kulübü oldu.
Semtin gençlerinin bu spor kulübüne ilgisi büyüdü ve spor yapan üyelerin sayısı bir anda 150'ye yükseldi. Kulübün merkezi de Ihlamur'dan Akaretler'de 49 numaralı binaya taşındı. Bir süre sonra bu bina da küçük gelince yine Akaretler'de 84 numaralı binaya geçildi. Bu binanın arkasındaki bahçe de bir spor sahası haline getirildi.
BEŞİKTAŞ'IN RENKLERİ VE ARMASI
Beşiktaş'ın ilk arması bugünkünün aynısı, ancak eski Türkçe harflerleydi. Dikey şeklinde üç kırmızı, iki beyaz çubuğun üstünde "BJK" harfleri, ortada yukarı bakan Türk bayrağı, altında da kuruluş yılı Rumi takvimle 1319 olarak (yani 1319+584=1903) olarak açıkça belirtilmekteydi. Kırmızı-Beyaz olan renkler Balkan Savaşı'nın kaybedilmesinden sonra tekrar Balkan topraklarının Türkiye'ye katılacağı tarihe kadar olmak üzere Siyah-Beyaz'a çevrildi.
Beşiktaş'ın ilk arması bugünkünün aynısı, ancak eski Türkçe harflerleydi. Dikey şeklinde üç kırmızı, iki beyaz çubuğun üstünde "BJK" harfleri, ortada yukarı bakan Türk bayrağı, altında da kuruluş yılı Rumi takvimle 1319 olarak (yani 1319+584=1903) olarak açıkça belirtilmekteydi. Kırmızı-Beyaz olan renkler Balkan Savaşı'nın kaybedilmesinden sonra tekrar Balkan topraklarının Türkiye'ye katılacağı tarihe kadar olmak üzere Siyah-Beyaz'a çevrildi.
BEŞİKTAŞ VE FUTBOL
Kulübün faaliyetlerini hızlandırdığı ilk dönemde futbol gölgede kalmışsa da 1910'ların sonundan itibaren kulüpteki atlet ve jimnastikçiler futbola daha fazla ilgi duyup kendi aralarında maçlar yapmaya başladılar. O yıllarda gençliğin ilgisi futbola kaymak üzereydi ve Beşiktaş Kulübü'nün az ilerisinde Valideçeşme ve Basiret gibi iki güçlü futbol takımı kurulmuştu. 1911 Ağustos'unda Valideçeşme futbol takımının başkanı ve kurucusu olan Ahmet Şerafettin (Şeref Bey) futbolcularıyla Beşiktaş Kulübü'ne katıldı. Bir müddet sonra Basiret Kulübü de Beşiktaş'a katıldı. Böylece futbol Beşiktaş'ta bir anda 1 numaralı spor olmaya başladı. Ancak Balkan Savaşı'nın ardından Dünya Savaşı'nın da başlamasıyla Beşiktaş'ın sporcuları cephelere koştu ve spor faaliyetleri yok denecek duruma geldi.
Kulübün faaliyetlerini hızlandırdığı ilk dönemde futbol gölgede kalmışsa da 1910'ların sonundan itibaren kulüpteki atlet ve jimnastikçiler futbola daha fazla ilgi duyup kendi aralarında maçlar yapmaya başladılar. O yıllarda gençliğin ilgisi futbola kaymak üzereydi ve Beşiktaş Kulübü'nün az ilerisinde Valideçeşme ve Basiret gibi iki güçlü futbol takımı kurulmuştu. 1911 Ağustos'unda Valideçeşme futbol takımının başkanı ve kurucusu olan Ahmet Şerafettin (Şeref Bey) futbolcularıyla Beşiktaş Kulübü'ne katıldı. Bir müddet sonra Basiret Kulübü de Beşiktaş'a katıldı. Böylece futbol Beşiktaş'ta bir anda 1 numaralı spor olmaya başladı. Ancak Balkan Savaşı'nın ardından Dünya Savaşı'nın da başlamasıyla Beşiktaş'ın sporcuları cephelere koştu ve spor faaliyetleri yok denecek duruma geldi.
SAVAŞ YILLARI
Dünya Savaşı'nın sona ermesiyle sağ kalan sporcular semte ve kulübe dönmeye başladı. Futbol Şubesi'nin kurucusu Şeref Bey de Romanya cephesinden geri döndü. İstanbul'da düşman işgalinin olduğu yıllarda çeşitli sıkıntılar çekildi. Daha önce bir kilisenin binasına taşınan kulüp malzemelerinin bir kısmı Rumlar'ın elinde yağma olmaktan kurtarılıp Akaretler'de başka bir binaya nakledildi. Bir taraftan düşmanla yapılan Milli Mücadele'ye yardım edildi. Diğer taraftan da futbol takımı Şeref Bey tarafından tekrar güçlü hale getirildi.
Dünya Savaşı'nın sona ermesiyle sağ kalan sporcular semte ve kulübe dönmeye başladı. Futbol Şubesi'nin kurucusu Şeref Bey de Romanya cephesinden geri döndü. İstanbul'da düşman işgalinin olduğu yıllarda çeşitli sıkıntılar çekildi. Daha önce bir kilisenin binasına taşınan kulüp malzemelerinin bir kısmı Rumlar'ın elinde yağma olmaktan kurtarılıp Akaretler'de başka bir binaya nakledildi. Bir taraftan düşmanla yapılan Milli Mücadele'ye yardım edildi. Diğer taraftan da futbol takımı Şeref Bey tarafından tekrar güçlü hale getirildi.
YENİ LİG KURULDU
O tarihlerde cuma günleri oynanan İstanbul Ligi'nde Fenerbahçe, Galatasaray, Altınordu, Süleymaniye, İdman Yurdu gibi takımlar bulunuyordu. Beşiktaş 1920'lerin öncesinde iki ezeli rakibiyle karşılaşmamışsa da Süleymaniye ve İdman Yurdu'nu mağlup etmiş bir takımdı. 1919'da Beşiktaş ve diğer kulüplerin lige katılma isteği Lig Tertip Komitesi tarafından uzun bir süre bekletildikten sonra kabul edilmedi. Pazar günleri de azınlık takımları Pera, Araks, Maccabi, Stella, Strugglers'in yer aldığı Pazar Ligi maçları oynanıyordu. Şeref Bey, Beşiktaş gibi cuma ligine alınmak istemeyen takımların idarecileriyle Türk İdman Birliği Ligi adı altında bir lig kurdu. Çekilen kurada 10 takım A Grubu'nda Beşiktaş, Hilal, Kumkapı, Altınörs ve Türkgücü, B Grubu'nda da Darüşşafaka, Vefa, Üsküdar, Beylerbeyi ve Haliç şeklinde yer aldı.
O tarihlerde cuma günleri oynanan İstanbul Ligi'nde Fenerbahçe, Galatasaray, Altınordu, Süleymaniye, İdman Yurdu gibi takımlar bulunuyordu. Beşiktaş 1920'lerin öncesinde iki ezeli rakibiyle karşılaşmamışsa da Süleymaniye ve İdman Yurdu'nu mağlup etmiş bir takımdı. 1919'da Beşiktaş ve diğer kulüplerin lige katılma isteği Lig Tertip Komitesi tarafından uzun bir süre bekletildikten sonra kabul edilmedi. Pazar günleri de azınlık takımları Pera, Araks, Maccabi, Stella, Strugglers'in yer aldığı Pazar Ligi maçları oynanıyordu. Şeref Bey, Beşiktaş gibi cuma ligine alınmak istemeyen takımların idarecileriyle Türk İdman Birliği Ligi adı altında bir lig kurdu. Çekilen kurada 10 takım A Grubu'nda Beşiktaş, Hilal, Kumkapı, Altınörs ve Türkgücü, B Grubu'nda da Darüşşafaka, Vefa, Üsküdar, Beylerbeyi ve Haliç şeklinde yer aldı.
İLK YILDA İLK ŞAMPİYONLUK
Grubunda bütün maçlarını kazanan Beşiktaş finalde diğer grubun birincisi Darüşşafaka ile karşı karşıya geldi. 23 Temmuz 1920'de oynanan bu maçı Siyah-Beyazlılar 2-1 kazanarak tarihlerindeki ilk şampiyonluğu elde ettiler.
Grubunda bütün maçlarını kazanan Beşiktaş finalde diğer grubun birincisi Darüşşafaka ile karşı karşıya geldi. 23 Temmuz 1920'de oynanan bu maçı Siyah-Beyazlılar 2-1 kazanarak tarihlerindeki ilk şampiyonluğu elde ettiler.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder